İMEAK DTO Ekim 2022 AB Bülteni

Sayın Üyemiz,

             

Avrupa’da denizcilik sektöründe enerji verimliliği uygulamaları, deniz çevresinin korunması, teknoloji ve dijitalleşme konularında meydana gelen güncel gelişmelere ilişkin çeşitli kaynaklardan derlenen haberler bilgilendirme amacıyla aşağıda sunulmaktadır.

  1. Amerikan Denizcilik Bürosu (ABS) Küresel Filo İçin Umut Veren Seçenek Olarak Metanolü Öne Çıkardı.

Uluslararası Denizcilik Örgütü’nün (IMO) karbon emisyonlarının azaltılmasına yönelik 2030 ve 2050 hedefleri doğrultusunda sektörce küresel olarak değerlendirmeye alınan alternatif yakıtlar arasında yer alan metanol; depolama ve elleçleme kolaylığı, tanktan sonra karbon yoğunluğunun azaltılmasıyla ilgili pratik faydaları ile küresel filo için umut verici bir yakıt kaynağı olarak değerlendirilmektedir.

Bu doğrultuda, Amerikan Denizcilik Bürosu (ABS) tarafından sürdürülen Sıfır Karbon Görünümü adlı araştırmada çeşitli alternatif yakıtlar analiz edilerek metanol ve diğer karbon nötr yakıt seçenekleri incelenmiştir. Konuyla ilgili olarak, ABS sözcüsü tarafından yapılan açıklamada; “Metanolün depolama, taşıma ve karbon yoğunluğunu azaltma potansiyelinde pratik avantajlara sahip olması nedeniyle sektöre gelecek vaat eden bir çözüm sunduğu, yeşil metanolün (elektroliz ve biyojenik karbon) daha da geliştirilmesinin, karbon nötr operasyonlar için uygun bir seçenek olabileceği, teknik açıdan bakıldığında metanolün gemilerde kullanımına yönelik çözümlerin olgunlaştırıldığı, bu yönde metanolün tüm gemi segmentleri için geliştirildiği ve bu kapsamda ABS’nin karbon-nötr metanol ile çalıştırılabilen 12 büyük konteyner gemisi serisi de dahil olmak üzere dünya çapındaki operatörlerle metanol projelerinde çalışmalarına devam ettiği” belirtilmiştir. (Kaynak: Amerikan Denizcilik Bürosu)

  1. Kanada’nın Belledune Liman Otoritesi (BPA) ve Almanya'nın Niedersachsen Limanları Arasında Kuru ve Sıvı Dökme Yüklerin Hareketi Konusunda İş Birliği Yapmak Amacıyla Bir Mutabakat Zaptı İmzalandı.

 

Denizciliğin gelecek vizyonuna yönelik olarak temiz yakıtlara ve yeşil ürünlere odaklanan Kanada ve Almanya arası kuru ve sıvı dökme yüklerin taşımacılığına yönelik Kanada’nın Belledune ile Almanya’nın Niedersachsen Limanları arasında iş birliği yapmak üzere bir mutabakat zaptı imzalanmıştır.

Söz konusu mutabakat zaptıyla; güvenli, emniyetli, güvenilir, uygun fiyatlı ve sürdürülebilir enerjiye geçiş yoluyla 2050 yılına kadar bir enerji ortaklığının destekleneceği, bu anlaşmanın New Brunswick ile Avrupa'nın en büyük temiz enerji pazarlarından biri arasında doğrudan bir ticaret koridoru oluşturacağı, operasyonların hem yerel hem de kıtalararası pazarlar için temiz yakıtların ve çevresel ürünlerin üretimi, depolanması ve sevkiyatına yönelik altyapı oluşturmada ve limanlara güvenli ve emniyetli erişimin sağlanmasında oynayacağı rolün kabul edildiği vurgulanmıştır. (Kaynak: Splash247)

 

  1. Yenilenen Tankerlerde Çift Haneli Enerji Tasarrufu Görüldü.

 

Danimarka menşeli tanker üretim firması tarafından tankerler üzerinde gerçekleştirilen iyileştirme projelerinin ardından iki kimyasal tankerde %15 ila %17 arasında değişen oranlarda enerji tasarrufu elde edildiği açıklandı.

Söz konusu iyileştirme projeleri aracılığıyla yeni bir kontrol ve izleme sisteminin kurulmasının yanı sıra her bir geminin ana makinalarının dakikada değişken devirlerde çalışacak şekilde yükseltilmesinin tasarrufa imkân sağladığı ifade edilmektedir.

Gemilerden kaynaklanan sera gazlarında %40’lık bir azalmaya ilişkin Uluslararası Denizcilik Örgütü (IMO) tarafından açıklanan 2030 yılı hedefleri doğrultusunda gemi sahiplerinin 2023 yılı itibarıyla Mevcut Gemilerin Enerji Verimliliği Endeksi’ne (EEXI) bağlı kalmalarını ve Karbon Yoğunluğu Göstergelerini (CII) sağlamalarını gerektiren yeni bir IMO rejimiyle karşı karşıya kalacağı göz önüne alındığında, yapılan çalışmanın faaliyette olan gemilerin EEXI ve CII rejimlerine geçişinin öngörülmesi açısından iyi bir örnek teşkil edeceği belirtilmiştir. (Kaynak: Tradewinds News)

  1. Avrupa’nın İlk Düşük Karbonlu Amonyak Kargosu Hamburg’a Ulaştı.

 

Abu Dabi merkezli firma tarafından ilk düşük karbonlu amonyak sevkiyatının Almanya'nın Hamburg kentine ulaştığı açıklandı.

Söz konusu sevkiyatın firmanın hidrojen değer zinciri boyunca stratejik enerji ortaklığını genişletmesi sonucunda Almanya'daki müşterilere gönderilen birkaç test kargosunun ilk aşaması olduğu, kargonun Asya'daki müşterilere yapılan bir dizi benzer düşük karbonlu amonyağın gönderilmesini takip ettiği, düşük karbonlu amonyağın filmaşin fabrikasında hammadde olarak kullanmasının planlandığı, malzemenin içerdiği hidrojenin çoklu metal üretiminde enerji yoğun süreçler için düşük karbonlu bir enerji alternatifi olma potansiyeline sahip olduğu açıklandı. Alman otoritelerince söz konusu kargonun Yeşil Hidrojen Ekonomisinin yükselişini destekleyeceği, sahip olduğu stratejik konum ve dağıtım kapasitesi olarak Hamburg Limanı’nın bu dönüşüm için odak noktasını oluşturduğu, Almanya'nın ulusal hidrojen stratejisinin, 2030 ve 2050 hedeflerine ulaşılması açısından hidrojen dönüşümüne yönelik hidrojen ve amonyak ithalatına ihtiyaç duyduğu göz önüne alındığında taşımanın gelecek senaryoları için ümit vadettiği ifade edildi.

Düşük karbonlu amonyak; ulaşım, enerji üretimi ve çelik, çimento ve gübre üretimi dahil olmak üzere birçok alandaki uygulamalar için önemli ölçekte bir hidrojen taşıyıcısı ve potansiyel temiz yakıt olarak görülmektedir. (Kaynak: Trade Arabia)

  1. SMM Hamburg Denizcilik Fuarında Çevresel Faktörler ve Alternatif Enerji Kaynakları Değerlendirildi.

Almanya Federal Ekonomik İşler ve İklim Eylemi Bakanlığı Denizcilik Endüstrisi ve Turizmi Koordinatörü Claudia Müller, SMM Hamburg Uluslararası Denizcilik Fuarı kapsamında düzenlenen Küresel Deniz Çevre Kongresinde gerçekleştirdiği sunumda; Avrupa'nın enerji arz güvenliğine yönelik tedarik kanallarında günümüze kadar alternatifli bir politika gütmemiş olmasının hatalı olduğunu, öte yandan Ukrayna'da devam eden savaşın düşük karbonlu yakıtlara geçişi hızlandırdığını ve endüstrinin hidrojen türevi yakıtlara odaklandığını, denizcilik endüstrisinin diğer endüstriyel sektörlerle birlikte yeşil hidrojenin üretilmesi için rekabet içinde olacağını, hidrojenin hali hazırda kimya sektöründe kullanıldığını ve demir çelik sektöründe kömürün yerini almasının beklendiğini ifade etti.

SMM Hamburg Uluslararası Denizcilik Fuarı’nın açılış töreninde Uluslararası Deniz Ticaret Odası (ICS) Genel Sekreteri Guy Platten tarafından yapılan açılış konuşmasında; mevcut gemilere yenilenebilir yakıt tedarik etmenin küresel yenilenebilir enerji kapasitesinin neredeyse tamamını kullanmayı gerektirdiği ve küresel ekonomik sistem için sıfır karbonlu yakıt sağlanmasının yenilenebilir enerjide yaklaşık 18 kat artış sağlayacağı, denizcilik sektöründe en önemli faktörün yeni teknolojileri kullanacak olan gemi adamlarının eğitimleri olduğu ve bu alanda çalışmalara odaklanılması gerektiği ifade edilmiştir. (Sea Trade Maritime News)

Buna ilaveten, SMM Hamburg Uluslararası Denizcilik Fuarı kapsamında Amerikan Denizcilik Bürosu (ABS) tarafından düzenlenen Deniz Sistemleri Kullanıcı Konferansı’nda, ABS’ye bağlı bir iştirak firması tarafından geliştirilen CII görüntüleme ve raporlama aracı tanıtıldı. Söz konusu aracın; gemi operatörlerinin filolarını karbon ayak izini proaktif olarak yönetmelerine olanak tanıyan sürekli bir görüntüleme sistemini içerdiği ve karbon izi takip ihtiyacını örnek vaka çalışmaları eşliğinde karşılayacağı, IMO yönergeleriyle uyumlu olarak elde edilen kritik bulguların taşımacılığın bütün paydaşları arasında raporlanabileceği vurgulandı. Buna ilave olarak, Karbon Yoğunluk Endeksi’ne (CII) ilişkin raporlamanın 2023 yılı itibarıyla geçerli olacağı ve anılan araç sayesinde endeks izleme, belgeleme ve raporlama hizmetlerinin tek bir noktada toplanacağı ve böylelikle CII raporlama görevinin yerine getirilebileceği ifade edildi. (Kaynak: Amerikan Denizcilik Bürosu, Sea Trade Maritime News)

  1. Eemshaven Limanı Avrupa'nın İlk Hızlı LNG İthalat Merkezi Olarak Harekete Geçiyor.

Rusya Fedarasyonu’nca 2022 yılı Ağustos ayı içerisinde Kuzey Akım-1 doğal gaz boru hattında yapılan kesintiler Avrupa kamuoyunda enerji arz güvenliğine ilişkin endişeleri artırdı. Bu doğrultuda, LNG tedariğinde yaşanan bağımlılığın azaltılması amacıyla Hollanda’nın Eemshaven Limanı’nda 2022 yılının üçüncü çeyreğinden itibaren Yüzer LNG Depolama ve Gazlaştırma Ünitesi’ne bağlı (FSRU) yatırımlara başlandığı, bu kapsamda iki yeni yüzer depolama ve gaza dönüştürme ünitesinin Eylül ayı içerisinde çalıştırıldığı ve en az iki ilave gaz ikmal ünitesinin de 2022 yılı sonuna doğru Kuzey Avrupa’da devreye girmesinin beklendiği açıklandı. Gerçekleştirilen çalışmalar neticesinde Eemshaven Limanı’nın Avrupa’nın ilk LNG ithalat merkezi haline geleceği ifade edilmektedir.  (Kaynak: Tradewind News, Fleetmon )

  1. IMO Tipindeki Kargo Yakıt Tanklarının LNG ve Amonyak ile Birlikte Çalışması Mümkün Olacak.

Test, muayene ve sertifikasyon alanında faaliyet gösteren kuruluşlardan olan Bureau Veritas (BV) hem sıvılaştırılmış gaz işleme sistemlerinin tasarımı, hem de inşası ve entegrasyonunda uzmanlaşan Yunanistan menşeli bir firma tarafından geliştirilen LNG ve amonyağın taşınmasına yönelik esnek çözümleri içeren bir çalışmaya ön prensip onayı verdiğini duyurmuştur.

BV ekibi tarafından desteklenen anılan çalışmada, östenitik çelikten yapılmış özel kalitedeki IMO C Tipi kargo/yakıt tanklarının denizde ve karada seyrüsefer için hem LNG hem de amonyağı birlikte taşıyabileceği gösterilmiştir.

LNG'nin önümüzdeki yıllarda yaygın olarak kullanılması beklendiğinden gemi sahiplerinin iki veya daha fazla farklı yakıtı idare edebilen çok yakıtlı tedarik sistemlerine giderek daha fazla odaklandığı, anılan firmanın da bu konuda yenilikçi çözümleri geliştirmek için ilgili çalışmayı başlattığı, projenin Bureau Veritas tarafından onaylanmasından bu yana da IGC/IGF Koduna göre alternatif malzeme olarak LNG muhafazası için özel bir kaliteye sahip östenitik çeliğin kullanılmış olduğu, bu malzemenin amonyak ile uyumluluğunun, firma tarafından gerçekleştirilen ve daha sonra Ağustos 2022'de BV ekibi tarafından onaylanan özel bir stres korozyon çatlaması testi ile doğrulanmış olduğu, sürdürülen araştırma geliştirme çalışmaları sonuçlarının östenitik çelikten yapılmış kargo/yakıt tanklarının denizde ve karada seyrüsefer için LNG ve amonyağı birlikte taşıyabileceğini başarıyla gösterdiği belirtildi. (Kaynak: Bureau Veritas)

  1. AB Hükümetleri, Deniz Taşımacılığı İçin 20 Milyar Euro Tutarında Karbon Piyasası Muafiyeti Ayırıyor.

 

Yeni bir analize göre, AB ülkeleri bakanları yeni denizcilik karbon pazarında denizcilik sektörü için 20 milyar Euro değerinde muafiyet çıkarma sürecindeler. Raporu hazırlayan “Transport&Environment (T&E)”, hükümetleri kirleten öder ilkesini ilk sıraya koymaya ve kötü bir çevresel sicile sahip sektörlere haksız yere ayrıcalık tanınmasına son verme çağrısında bulundu.

Geçtiğimiz yıl Avrupa Komisyonu, deniz taşımacılığını karbon piyasasına dahil etme yönündeki Avrupa Birliği’nin (AB) dönüm noktası niteliği taşıyan kararını duyurdu. Söz konusu teklifin, hükümetlerin son ayrıntıları Avrupa Komisyonu ve Avrupa Parlamentosu ile paylaştığı üçlü aşamada olduğu biliniyor.

Hükümetler, Emisyon Ticaret Sistemi’ni (Emission Trading System-ETS) karbon piyasası tamamen devreye girdiğinde aşamalı olarak uygulamak isterken, AB Parlamentosu programın 2023 yılında aşamalı olarak başlatılmasını teklif etti. Bu teklifin rafa kaldırılması durumunda, Parlamento önerisine göre, emisyon kapsamı (CO2) yedi yılda 154 milyon ton artacaktır.

T&E’de sürdürülebilir denizcilik sorumlusu olan Jacob Armstrong; “Gemilerden kaynaklanan kirliliği vergilendirmek ve bu parayı deniz taşımacılığının dekarbonizasyonunu finanse etmek için kullanmak açısından ETS önemli bir fırsattır. Deniz taşımacılığı için karbon piyasasının gecikmeli bir şekilde devreye girmesi, büyük işletmelere büyük ve haksız bir sübvansiyon verme riskini taşıyor.” açıklamasında bulundu.

Avrupa Komisyonu’nun orijinal teklifinde, 5000 GT altındaki tüm gemiler, fazla miktarda emisyon oluşturmalarına rağmen uygulamadan muaf tutulmuştur. Ayrıca, açık deniz petrol ve gaz tesislerine hizmet veren yüksek emisyonlu gemiler de kapsam dışındadır. Teklif sadece karbondioksiti kapsamakta olup örneğin LNG gemilerinden meydana gelen metan emisyonunu ele almamaktadır.

Avrupa Parlamentosu yaz döneminden önce Komisyonun önerisinde yer alan muafiyetlerin çoğunu kaldırdı. Ancak AB üye ülkeleri tarafından çok daha az iddialı bir öneri ortaya koyuldu. Örneğin İspanya ve Yunanistan, adalara giden feribotlar için muafiyet talebinde bulunurken, Finlandiya “ice class” gemilere muafiyet talep ediyor.

Jacob Armstrong; “Ulusal çıkarlar, kirleten öder prensibiyle çakışmaktadır. Açık deniz petrol ve gaz servis gemileri fazla miktarlarda emisyon oluşturmaktadır; bunun yanı sıra feribotların elektrikle sevk edilmesi daha kolaydır. Bu tip gemilere muafiyet verilmemesi gerekiyor. Deniz taşımacılığı için bir karbon piyasasının başlatılması ileriye doğru atılmış büyük bir adımdır, ancak bunun etkili bir şekilde çalışması için ülkeler hangi emisyonların fiyatlandırılmaya değer olduğunu seçemez.” ifadelerini kullandı.

Avrupa Konseyi’nin tutumu, AB yürütme organının 2021 yılındaki önerisine kıyasla 2023 ve 2030 yılları arasında toplam 20 milyar Euro değerinde ek muafiyet sağlıyor. T&E’nin analizinde belirtildiği üzere, Avrupa Parlamentosu’nun önerisine göre gelirlerin 43 milyar Euro artacağı öngörülüyor. T&E tarafından, AB’nin mümkün olan en iddialı karbon piyasasını benimsemesi ve önümüzdeki on yılda hidrojen gibi yeşil deniz taşımacılığı yakıtlarının dağıtımını desteklemek için fonların kullanılması tavsiye ediliyor. (Kaynak: Transport&Environment Resmi İnternet Sayfası)

  1. Denizciler İçin Avrupa İşgücü Piyasası Hakkında EMSA’nın İstatistiksel İncelemesi Yayınlandı.

 

Avrupa Deniz Emniyeti Ajansı (European Maritime Safety Agency-EMSA), 2021 yılı sonuna kadar Avrupa Birliği (AB) Üye Devletleri tarafından sağlanan Gemi Adamlarının Eğitim, Belgelendirme ve Vardiya Tutma Standartları (Standards of Training Certification and Watchkeeping-STCW) Bilgi Sisteminden alınan veriler dahilinde Avrupa Birliği’ndeki Gemi Adamı İstatistiklerine ilişkin yedinci yıllık incelemesini yayınladı. Söz konusu raporda 2020 yılında geçerli sertifikalara ve onaylara sahip gemi adamı sayısı açısından Avrupa işgücü piyasasına ilişkin değerli bilgiler yer alıyor. Rapora göre 2021 yılının başında, AB üye devleti bayraklı gemilerde (Norveç ve İzlanda dahil) hizmet verebilecek 317.000’den fazla kaptan ve zabit bulunduğu belirtilmektedir. En çok sertifikalı usta ve zabite sahip olan Avrupa ülkelerinin Yunanistan, Norveç, Polonya, Hırvatistan ve İtalya olduğu belirtilmiştir. Ayrıca, AB üyesi ülkeler tarafından tanınan Yeterlilik Sertifikaları bulunan en fazla usta ve zabite sahip olan AB üyesi olmayan beş ülke Filipinler, Ukrayna, Rusya, Hindistan ve Türkiye şeklinde sıralanmıştır.

Ayrıca inceleme, Brexit’in AB üyesi devletlerin bayrağını taşıyan gemilerinde görev yapacak kaptan ve zabitlerin mevcudiyeti üzerindeki etkisinin bir analizini de içeriyor. Genel olarak inceleme, 2014 yılından bu yana AB denizcilik işgücü piyasasında belirli bir istikrarın hâkim olduğunu ve işgücü piyasasının, denizcilik sektöründen ayrılan çalışanların yerine kariyerine yeni başlayacak kişilere cazip gelmeye devam edebileceğini ifade ediyor. AB üye ülkeleri, Avrupa Komisyonu ve Avrupa Parlamentosunda politika oluşturmak üzere söz konusu incelemeden istifade etmişlerdir. Buna ilave olarak, Avrupa Birliği’ndeki gemi sahipleri ve işletmeciler de gemilerinde personel istihdam etmek için mevcut olan insan gücü hakkında farkındalık edinmek üzere söz konusu incelemeden yararlanabilecektir. Bu hizmetler için piyasa ihtiyaçlarını değerlendirmeyi kolaylaştırdığından incelemede yer alan bilgilerin AB’deki denizcilik eğitim ve öğretim kurumları için de faydalı olabileceği belirtiliyor. Diğer yandan, araştırmacılar, denizciler ve bağlı oldukları kuruluşlara yönelik değerli veriler ve analizler de bahse konu incelemede yer alıyor. (Kaynak: EMSA Resmi İnternet Sayfası)

  1. Paris MOU Kapsamında, 01.01.2022-28.09.2022 Tarihleri Arasındaki Türk Bayraklı Gemi Tutulmaları.

            01.01.2022–28.09.2022 tarihleri arasında Paris Memorandumu (Paris MOU) üye limanlarında Türk Bayraklı gemilere yönelik 152 denetim gerçekleştirilmiş ve anılan tarihe kadar söz konusu denetimlerde İtalya’nın Augusta ve Savona Limanları ile Almanya’nın Bremen ve Wilhelmshaven Limanları, Yunanistan’ın Aspropirgos Limanı ile Romanya’nın Köstence Limanı’nda toplam 6 adet Türk Bayraklı gemi tutulmuştur. Türk Bayraklı gemi tutulmalarına ilişkin detaylı bilgiler Odamız web sayfasında (https://bit.ly/3OzOhVQ) yer almaktadır.

            Bilgilerinize arz/rica ederim.

                                                                                                                      Saygılarımla,

 

                                                                                                                İsmet SALİHOĞLU

                                                                                                                    Genel Sekreter

imeak_dto_ekim_2022.pdf