Pandemiyle Resmen Tanışmamızın Ardından 1 Yılı Geride Bıraktık
Geçtiğimiz yıl Mart ayında, ülkemizde ilk koronavirüs vakasının açıklanmasının üzerinden 1 yıl geçti. 2020 yılı başlarında bambaşka planlar yaparken, 11 Mart’ta ülkemizde ilk vakanın tespit edilerek Sağlık Bakanımız tarafından açıklanması ve aynı gün Dünya Sağlık Örgütü tarafından “pandemi” ilan edilmesi ile küresel anlamda bir karantina ve mağduriyet dönemine girdik.
Dünyanın her yerinde olduğu gibi ülkemizde de radikal kararlar alındı, okullar kapandı, dönem dönem sokağa çıkmak yasaklandı, karantinalar uygulandı, etkinlikler iptal edildi, ticari faaliyetler durma noktasına geldi ama her şeyden önemlisi insanlar hayatlarını kaybetmeye başladı. Salgında bugüne kadar ülkemizde 28 bini aşkın, dünya genelinde ise yaklaşık 2,5 milyon insan yaşamını yitirdi ve maalesef bu sayı halen artmaya devam ediyor.
Aradan geçen 1 yılda bu belanın başımızdan defedilmesi için önemli gelişmeler kaydedildi. Öncelikle salgına karşı umut vadeden aşılar bulundu. Ülkemiz Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan liderliğinde, Sağlık Bakanlığımız ve sağlık çalışanlarımız öncülüğünde topyekûn mücadele verdi ve küresel salgın krizini gerçekten başarıyla yürüttü. Mücadelenin dönüm noktası olan aşı da temin edilerek, aşılama çalışmalarına başlandı. Geldiğimiz noktada, toplu aşılamanın başladığı 14 Ocak’tan bu yana 1. ve 2. doz olmak üzere aşı olan insan sayımız 7 milyonu geçerken, bu sayı hızla artıyor.
Evet, geçen süreçte yorulduk, bıktık, üzüldük, halen virüsteki mutasyonlar canımızı sıkıyor ama sabrederek bu mücadeleye devam etmekten başka çaremiz yok. İyimserliğimizi hiçbir zaman kaybetmeyeceğiz. Her kışın ardından baharın geldiğini unutmayacağız. Nitekim Mart ayı itibarıyla tedbirleri de elden bırakmadan normalleşme adımları ülkemizde atılmaya başlanıyor.
Bu arada, Türkiye ekonomisinde de kaydedilen olumlu gelişmeler, önümüzdeki dönem hakkında olumlu ipuçları veriyor. Türk Lirasında bir istikrar sağlanmış görünüyor. Türkiye İstatistik Kurumu’nca (TÜİK) açıklanan, geçen yılın aralık ayına ilişkin sanayi üretim verileri beklentileri aşarak bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 9 artış gösterdi. Uluslararası Para Fonu (IMF), Türkiye için 2021 büyüme tahminini yüzde 5'ten yüzde 6'ya çıkardı. Her bakımdan Türk ekonomisi önümüzdeki döneme ilişkin umut vadediyor.
İş dünyasının temsilcileri olarak ekonomi yönetimimizin gayretlerini yakından izleme fırsatı buluyoruz. Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Yönetim Kurulu olarak Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) Başkanı Sayın Naci Ağbal ve tam kadro ekibiyle 8 Şubat’ta TOBB’da bir toplantı gerçekleştirdik. Merkez Bankası’nın hedeflerini ilk ağızdan dinleme fırsatı bulduk. Öncelikle Merkez Bankamızın hedeflerini çok net bir şekilde belirlediğini ve başta fiyat istikrarını sağlama hedefi olmak üzere programına çok sıkı riayet edeceğini gördük.
Geçtiğimiz ay Oda faaliyetlerimize de hız kesmeden devam ettik. 19 Şubat Cuma günü, Çevre ve Şehircilik Bakanı Sayın Murat Kurum’u, Ankara’da ziyaret ettik. Ziyarette, denizcilik sektörünün sorunları ve çözüm önerilerini ilettik. Sayın Bakan ile son derece yapıcı bir görüşme gerçekleştirdiğimizi söyleyebilirim.
Yine 7 Ocak-7 Şubat tarihleri arasında uygulanan hamsi avı yasağı nedeniyle balıkçılarımızın mağduriyetlerini önlemek maksadıyla Ziraat Bankası’na kredi borçları konusunda başvurumuz olmuştu. Yaptığımız görüşmeler neticesinde; balıkçı üyelerimizin, talep etmeleri ve kredi kullandığı Şubeye başvurmaları halinde kredilerinin beş yıla kadar taksitlendirilmesi ve beş taksit uygulaması başlatılmıştır.
Mart ayı, içinde önemli günleri barındıran bir ay… 8 Mart’ta Dünya Kadınlar Günü kutlanacak. Kadınlarımız bugün artık birçok sektörde çalışma hayatına önemli katkılar sağlıyor. Erkeklerin ağırlıkta olduğu denizcilik sektöründe de, gemiler dahil olmak üzere fiilen çalışan kadınlarımızın sayısının giderek artmasını fevkalade sevindirici bir gelişme olarak değerlendiriyorum. Bu vesile ile denizcilik sektörü başta olmak üzere tüm çalışan kadınlarımızın 8 Mart Dünya Kadınlar Gününü kutluyorum.
Bu yıl 18 Mart’ta, kahraman askerlerimizin, bu milletin kimseye boyun eğmeyeceğini tüm dünyaya eşsiz bir şekilde ilan ettiği Çanakkale Zaferi’nin 106. yıldönümüne erişeceğiz. 18 Mart Çanakkale Zaferi ve Şehitleri Anma Günü’nde başta Gazi Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere vatanımız için canını feda eden aziz şehitlerimizi rahmet ve minnetle anıyorum.
Yine 10 Mart’ta Miraç, 27 Mart’ta ise Berat Kandillerini idrak edeceğiz. Mübarek gecelerin, salgın musibetiyle mücadele ettiğimiz şu günlerde hastalara şifa, tüm dünya insanlarına sağlık ve huzur getirmesini dilerim.
Kalın sağlıcakla.