Hep birlikte Türkiye’yiz…
TOBB’nin ev sahipliği yaptığı, Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın ve birçok bakanın katılımıyla özelde sektörel sorunlarımızı, genelde ise ülkemizin sorunlarının masaya yatırıldığı ve çözüm önerilerinin tartışıldığı çok önemli bir Ekonomi Şurası gerçekleştirdik. Bu Şura; yaşanan bunca krize ve uluslararası yaptırıma rağmen ülkemizin büyüyerek daha güçlü bir ülke olarak yoluna devam ettiğinin bir göstergesi oldu. Bunun için 81 il ve 160 ilçeden, bölgelerinin kanaat önderleri olan Oda ve Borsa başkanlarımızın hazır bulunduğu, bölgesel ve sektörel sorunların yerinde tespit edilip, çözüm için tartışıldığı çok başarılı bir Ekonomi Şurası’na tanıklık ettik.
Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın konuşmasında özellikle altını çizdiği, “Hep birlikte Türkiye’yiz, hep birlikte Türk ekonomisiyiz” ifadesi ve sonrasında söylediği “Ticarette de, siyasette de, diğer alanlarda da başarının sırrı önce inanmak, sonra harekete geçmek, ardından da yılmadan mücadeleye devam etmektir. İnancı ve mücadele azmi olmayanlarla yürünebilecek hiçbir yol yoktur. Bugüne kadar elde ettiğimiz her başarının gerisinde milletimize ve ülkemize olan inancımız yatıyor. Bu inançla geçtiğimiz her mücadeleyi Allah’ın izniyle zafere ulaştırdık” sözlerine yürekten katılıyoruz.
Bu önemli Şura’da denizcilik sektörünün öncelikli olarak çözülmesi gereken sorunları ile ilgili bir sunum gerçekleştirdim. Bu sunumda başta, Kuzey Avrupa’daki yabancı bankaların Türk bankalarının verdiği teminat mektuplarını kabul etmemelerinin yanı sıra sektörün öncelikli sorunu haline gelen 2872 sayılı Çevre Kanunu’ndaki gemi kaynaklı deniz kirliliği için getirilen idari para cezalarının gemilerin grostonuna göre değil; kirliliğin miktarına göre verilmesi konusu, limanlarımızın ve gemi acentelerimizin yaptıkları hizmetler karşılığında bu hizmetlerin döviz kazandırıcı faaliyet sayılması, Koster Yenileme Projesi’nin hayata geçirilmesi, marinalarımızın kira bedelleri ve Taşucu Limanı’nın yeni bir modelle özelleştirmesinin yapılması ve neticesinde ekonomimize kazandırılması konuları hakkında ve tabii çözüm önerileri noktasında bir konuşma yaptım. Bu sorunlarımızın en kısa zamanda çözüleceğine inanıyorum.
Diğer taraftan deniz turizm sezonunun açılmasına çok kısa bir zaman kaldı. Tanıtım amaçlı fuarlar da peş peşe açılmaya başladı. Dünyada karada yapılan en büyük yat fuarlarından olan Boot Düsseldorf Fuarı’na Yönetim Kurulu Üyemiz Başaran Bayrak başkanlığında, şube başkanlarımızın da katılımıyla adeta bir çıkarma yaptık.
Marinalarımız, yat üreticilerimiz ve deniz turizm faaliyetlerimiz aktif bir şekilde fuar boyunca başarılı bir şekilde tanıtıldı, hatta bir de basın toplantısı düzenlenerek basına Türkiye’deki deniz turizmi ile ilgili bilgi verildi. Aynı zamanda Odamız tarafından bu fuara özel İngilizce olarak hazırlanan “Deniz Ticareti Dergimiz”in de dağıtımı yapılmıştır. Sonuçta ülkemiz ve sektörümüzün tanıtımı açısından çok başarılı bir fuar gerçekleşmiştir. Bundan sonraki fuarlara da daha aktif katılarak sektörümüzün tanıtımını yapmayı ve Türk denizcilik sektörünü dünya denizcileriyle aynı platformlara taşımayı ben başta olmak üzere, hepimiz kendimize görev edineceğiz.
Burada önemli bir hatırlatma yapmak istiyorum. Sadece sahada yaptığı çalışmalarla değil, Türk denizcilik sektörüne bilimsel katkılar da sunmuş olan hocaların hocası Ord. Prof. Dr. Ata Nutku’nun aramızdan ayrılışının 25. yılı. Başta Ata Nutku, Teoman Özalp, Kemal Kafalı ve Yücel Odabaşı hocalarımız olmak üzere, denizcilik alanında yaptığı çalışmalardan dolayı aramızdan ayrılan büyüklerimize, hocalarımıza Allah’tan rahmet diliyorum, mekanları cennet olsun.
Evet, ülke olarak zor bir dönemden geçiyoruz ancak birlik beraberlik içinde olduğumuz sürece aşamayacağımız hiçbir engel yoktur. 2019’da hep birlikte çalışarak, çok daha kazançlı günlere ulaşacağız. Herkese “Allah selamet versin” diyorum…